taharet
Makaleyi PDF formatında kaydet
Taharet (Arapça: الطهارة) ,
fıkıh literatüründe kullanılan ve yine fıkhın
ibadet kısmında önemli bir yeri olan konulardan biridir.
[Düzenle]
Taharet sözlükte temizlik, pak olma ve nezafet anlamını taşır.
[Düzenle]
Taharet,
şer’i örfte sözlük manasına uygun olarak kendine has bir mana taşır. Bazı
fakihler, taharetin şer’i hakikatin sübutu (oluşumu) olduğunu savunmuşlardır. Ancak taharetin şer’i manada mahiyeti (nasıllığı) hakkında farklı görüşler ortaya çıkmıştır.
[Düzenle]
İlk farklılık taharetin şer’i örfte
hades ve
habesten temizlenmede her ikisini de mi kapsadığı yoksa sadece hadesten temizlenmeye mi özel olduğu hususundadır.
Bu görüşe göre, her ne kadar sözlük manası yahut mecazi anlamı bu manayı kapsasa da
şer’i örfte herhangi bir
necasetin elbiseden ya da bedenden giderilmesi taharet sayılmamaktadır.
Bunun karşısında bazıları şer’i taharetin her iki kısmı da kapsadığını ve bunun da iki kısma ayrıldığını belirtirler: Hadesten taharet ve habesten taharet.
Buna binaen taharetin necasetin giderilmesi anlamındaki hadesten taharet yönü de, ister
lafzi iştirak olarak necasetin giderilmesi olsun
ister
manevi iştirak olsun mecazi değil hakiki manadadır.
[Düzenle]
İhtisas ve özel konum görüşü üzerinden taharetin tanımı hakkında görüş ayrılığı oluşmuştur. Bu görüş farklılıklarının temel kaynağı; Acaba taharet namazı kılma ruhsatının oluşması adına
abdest,
gusül ve
teyemmümü mü içerir? Ya da ister ruhsat olsun ister olmasın (
hayızlı bayanın abdest alması veya abdestli birinin tekrardan abdest alması) mutlak olarak bu üçüne mi atıftır? Sorularıdır.
Bir gurup demiştir ki: Şeriatta taharet, namazı kılabilme ruhsatının alındığı abdest, gusül ve teyemmümdür.
Bir gurup da tahareti, ibadetin mubah oluşunu etkileme yetkisine sahip olacak şekilde niyete bağlı olarak temizleyicilerin (su veya toprak) kullanılması olarak tanımlarlar.
Bu iki tanıma göre hayızlı kimsenin abdesti, üst üste alınan abdest, herhangi bir ibadet ruhsatı taşımama şartıyla alınan müstehap gusül ve cünüp kimsenin uyuma vb. niyetle aldığı abdest ve teyemmüm taharetin bir örneği sayılamaz ve taharet örneği bunlara dahil değildir. Zira bunların hiçbiri namaz kılma ruhsatını taşımaz. Ancak eğer taharet ibadette etkili olan abdest, gusül ve teyemmüm manasında alınırsa (ister namazı kılabilme ruhsatı ve ister kemalin hasıl olması yönüyle) , üst üste alınan abdesti de kapsar. Çünkü böyle bir abdest, taharetin kemale ulaşmasını sağlar. Ve eğer taharet mutlak manada abdest, gusül ve teyemmüme delalet ederse, zikredilen tüm örnekleri de kapsar.
[Düzenle]
[Düzenle]
Ferheng’i Fıkh'ı Mutabık Mezheb’i Ehli Beyt, c. 5, s. 235, “Taharet” makalesinden alıntıdır.