Kisa Hadisi

Makaleyi PDF formatında kaydet



Kisa hadisi (Arapça: حدیث الکساء) , hadis kitaplarında ve Mefatih'ul Cinan adlı dua kitabında zikredilen ve çok sayıda senetle nakledilen meşhur bir hadistir. Bu hadis-i şerif, iki açıdan önem ve ehemmiyet taşır: Birisi imamet ve velayet, diğeri ise ismet (masumiyet).


Hadisin İçeriği

[Düzenle]

Kısa hadisi hakkında çok sayıda detaylı rivayetler nakledilmiştir. Bunların tamamından anlaşılan nokta ise şudur: Hz. Muhammed (s. a. a.) bir gün Hz. Fatıma’nın (s. a) evine gider ve Ali’yi, Fatıma’yı, Hasan ve Hüseyin’i (a. s) bir araya toplar. Ardından abasını alıp üzerlerine örter ve şöyle buyurur: “Allah’ım! Bunlar benim ailemdir. Rics ve pisliği onlardan uzaklaştır” Bu esnada Ahzab suresi 33. Ayeti nazil olur: “Allah, ancak siz Ehlibeyt’ten hür türlü ricsi ve çirkinliği gidermek ve sizi tertemiz kılmak ister”.

Kisa Hadisi’nin Kaynakları

[Düzenle]

Ehlisünnetin tanınmış ve meşhur âlimi Hâkim-i Hasekani NişaburiŞevahidu’t-Tenzil adlı eserinde ve aynı şekilde İbn Tavus bu rivayetleri farklı yollarla farklı ravilerden naklederek bir arada toplamıştır. Ancak meşhur olarak üzerinde durulan rivayet “hadis-i şerif-i kisa”dır. Şeyh Abbas Kummi, bu hadisi “Mefatihu’l Cinan” adlı eserinde nakletmiştir.

Hadisteki Önemli Noktalar

[Düzenle]

Bu nakil mana açısından önem arz eden iki noktayı içermektedir.

← İmamet ve Velayetin İspatı


Kısa hadisi ilk merhalede imamet ve velayet meselesine işaret eder ve bu makamı Ehlibeyt’e has ve münhasır kılar.

←← Ehlibeytin İmamet Makamı


Hz. Resul-i Ekrem (s. a. a.) çeşitli yer ve zamanlarda Hz. Ali’nin (a. s.) halifesi olduğu hakkında beyanda bulunmuştur. Kısa hadisi de o yerlerden biridir. Hz. Muhammed (s. a. a) bu hadisin bir kısmında imam Ali’yi (a. s) kardeşi, vasisi, halifesi ve sancaktarı olarak tanıtmıştır.
[4] Ona “aleykumusselam ey kardeşim, ey vasim, halifem ve bayrağımın sahibi” dedi.
Ehlibeyt’in makamını ve onların değer ve önemini belirtmek ve vefatından sonra onların hürmetinin korunması için onları aba (kisa) altında topladıktan sonra şöyle buyurdu: “Allah’ım! Bunlar benim Ehlibeyt’im, özel kimseler ve yakınlarımdırlar. Onların eti benim etim, kanları benim kanımdır. Onları inciten beni incitmiştir. Onlara eziyet veren bana eziyet etmiştir. Onlarla savaşan benimle savaşmıştır. Onlar bendendir, ben de onlardanım. Bundan dolayı selam, bereket, şefkat ve mağfiretini benim ve onların üzerine yağdır. Onlarla barış içinde olan herkesle barış halindeyim. Onlarla düşmanlık yapan herkes ile de düşmanım. Onlarla dost olan herkesle de dostum”.

←← İmamet Makamının Ehlibeyte Münhasır Kılınması


İmam Hasan, İmam Hüseyin, Hz. Fatıma (a. s) , İslam peygamberi Resul-i Ekrem’in (s. a. a.) huzuruna vardıktan sonra Allah Resulü (s. a. a) , onların üzerlerine “kısayi Yemani-Yemen yapımı abasını” attı ve Allah’tan, onları rics ve pisliklerden temiz kılmasını temenni etti. Bu esnada ayeti kerime nazil oldu.

←← Peygamberin Bu İşi Yapma Nedeni


Burada tabi olarak şöyle bir soru akla gelir: Acaba gerçekten peygamber yaptığı bu eylem ve işi için bir delili var mıydı yoksa delilsiz ve boş olarak bu eylemi yaptı?
Cevaben Peygamberin (s. a. a.) sahip olduğu o yüce makamı ve bilgiyi göze aldığımızda boş ve delilsiz bir işi yapmayacağı kesin bir şekilde anlaşılmaktadır.
“O, hevadan (kendi istek, düşünce ve tutkularına göre) konuşmaz. O (söyledikleri) , yalnızca vahyolunmakta olan bir vahiydir.”
[5] Necm, 3-4.    
Dolayısıyla Hz. Resulün (s. a. a) yaptığı bu işin muhakkak bir delili ve hikmeti vardır. “İnnema Yuridu’llahu li-Yuzhibe Ankum’ur Rics…” ayetinden önceki ve ondan sonundaki ayetlerinin akışına biraz dikkat edersek peygamberin maksadı anlaşılır. Zira kendi Ehlibeytini kamil bir şekilde tanıtıp ve diğerlerinden ayırmak istemiş ve şöyle demiş olduğunu anlarız: “O “innema yuridu…” ayeti sadece bu grubu kapsar ve sadece bunlar içindir. ” Artık kimse Peygamberin (s. a. a) aile fertlerinin tümünü bu ayete muhatap kılamaz. Yani eğer Peygamber efendimiz (s. a. a.) bu uygulamayla kendi Ehlibeytini ayıklayarak ayırt etmemiş olsaydı, Peygamberin (s. a. a) hanımları da bu ayetten yararlanarak kendilerini bu ayetin kapsamına sokarlardı. Bu nedenle bazı rivayetlerde şöyle nakledilmiştir: Peygamber (s. a. a.) şu cümleyi tekrar etmiştir: “Allah’ım! Benim Ehlibeytim bunlardır. Onlardan tüm kirleri uzaklaştır”.
[6] Şeyh Saduk, “Emali es-Saduk”, neşri âlemi, Beyrut, 1400, k.

Ehlisünnet kaynaklarında da Peygamber (s. a. a.) 40 gece devamlı sabah namazına yakın bir zamanda Hz. Ali ve Hz. Fatma’nın (a. s) evinin kapısını çalar ve şöyle buyuruyordu: “Esselamu aleykum ya Ehlebeyti’n-Nubuvve ve Rahmetullah-i ve Berekatüh, es-Selat, es-Selat Rahimekumullah”
Ey Nübüvvet Ehlibeyti! Namaz! Namaz! Allah’ın Rahmeti üzerinize olsun. Ey Ehlibeyt! Allah, ancak sizden her türlü ricsi ve çirkinliği gidermek ve sizi tertemiz kılmak ister”.
[7] Ahzab, 33.    


← İsmetin İspatı


Bu rivayette işaret edilen bir diğer nokta şudur: Ehlibeyt (a. s.) ve bunun ardından tüm imamlar, bütün pislik ve kirlerden masumdurlar. Bu olay ve bu hadis, şu ayetin; “Allah, ancak siz Ehlibeyt’ten hür türlü ricsi ve çirkinliği gidermek ve sizi tertemiz kılmak ister” nüzul sebebidir. Dolayısıyla bu ayeti kerime Ehlibeytin (a. s) masum olduğunu ispatladığı gibi söz konusu olan “kısa hadisi” de bunu işaret eder.

←← Rics Kavramının Manası


Yukarıda zikredilen ayetin tefsirinde bazı müfessirler “rics”i şirk veya zina gibi kötü olan bazı büyük günahlar şeklinde açıklamışlardır. Oysaki “rics” kavramını bu tür günahlara münhasır kılmak ve onlara sınırlı kılmak için hiçbir delil yoktur. Bilakis “rics” kelimesi mutlak bir şekilde zikredilmesi (ve sahip olduğu elif ve lam-i cins nedeniyle) her çeşit kötülük, kir, çirkinlik ve pisliğe delalet eder. Zira tüm günahlar “rics”dir. Bu nedenle bu kelime Kuran’ı Kerim’de “şirk”, “alkollü içkiler”, “kumar”, “nifak”, “pis ve haram etler”, ve buna benzer şeyler için kullanılmıştır.
[9] Hac, 30.    
[10] Maide, 90.    
[12] Enam, 145.    


←← Ahzab 33 ve Allah’ın İradesi


Diğer taraftan Allah’ın iradesinin gerçekleşmemesi olanaklı değildir. “İnnema Yuridu’llahu li-Yuzhibe Ankum’ur-Ricse Ehle’l Beyti ve Yutahhirakum Tathira” cümlesi Allah’ın kesin iradesine (tekvini irade) delalet eden delildir. Özellikle ayeti kerimede Arapça dilinde hasr ve vuguya işaret eden “innema” edatının gelmesi, bu görüşü daha da pekiştirir. Buna dikkatle Allah’ın kesin iradesi Ehlibeyti her çeşit kötülüklerden, pisliklerden ve günahlardan temiz kılmasını gerektirdiği açıklanmış olacaktır. İşte bu masumluk makamıdır.
Şu nokta da dikkate şayandır ki bu ayetteki ilahi iradeden maksat, O’nun helal ve haram bağlamında koyduğu hükümler ve düsturlar (teşrii irade) değildir. Zira bu düsturlar kapsamlı ve herkes içindir ve tüm insanlığı kapsar. Yalnız Ehlibeyte has olan düsturlar değildir. Bu nedenle “innema” kelimesiyle uyuşmaz.
Dolayısıyla bu irade bir tür ilahi yardımın var olduğuna işaret etmektedir. Bu irade, Ehlibeytin ismetine ve bunun devamlılığına işarettir. Aynı zamanda Ehlibeytin özgür iradeye sahip olmasıyla da çelişmez.

←← Camie Ziyareti ve Tathir Ayeti


Hakikatte bu ayetin anlamı “ziyaret-i camie”de zikredilen muhtevanın aynısıdır. Ziyaret-i Camie’de şu ibadet yer alır: “Allah Teala, sizi ayaklarınızın kaymasından (günah işlemekten) muhafaza etti. Tahrif fitnesinden güvende kıldı. Karışıklardan temizledi. Kötülükleri sizden uzaklaştırdı. Kamil bir şekilde sizi tertemiz kıldı”.
[13] “Allah sizi zelil (zilleten) edici şeylerden korusun, fitnelere karşı güvencede karar kılsın, pisliklerden temiz tutusun, ricsi sizden götüsün, sizi tertemiz kılsın”.
Bu açıklamaları dikkate alarak yukarıdaki ayetin Ehlibeytin (a. s.) ismet makamına sahip olduğuna delalet ettiğine şüphe edilmemesi gerekir.

Dipnot

[Düzenle]
 
1. Hilli, Hasan b. Yusuf, “Nehc’ul Hak ve Keşf’us-Sıdk”, s. 228-229, Müesesse-i Dar’ul Hicret, Kum, 1407 h. k    
2. Hasekani, Hakim, “Şevahidu’t-Tenzil Li Kevaidit-Tefzil”, Müesessei Tab’i ve Neşr, c. 2, s. 17, 1411 h. k    
3. Seyid ibni Tavus, “Et-Teraif-U Fi Marifeti Mezahib-İ Et-Tevaif”, c. 1, s. 122, 1400 h. k    
4. Ona “aleykumusselam ey kardeşim, ey vasim, halifem ve bayrağımın sahibi” dedi.
5. Necm, 3-4.    
6. Şeyh Saduk, “Emali es-Saduk”, neşri âlemi, Beyrut, 1400, k.
7. Ahzab, 33.    
8. Şeyh Tusi, el-Emali, s. 241, Daru's Sekafe, 1414 h.k    
9. Hac, 30.    
10. Maide, 90.    
11. Tövbe, 125.    
12. Enam, 145.    
13. “Allah sizi zelil (zilleten) edici şeylerden korusun, fitnelere karşı güvencede karar kılsın, pisliklerden temiz tutusun, ricsi sizden götüsün, sizi tertemiz kılsın”.
14. Mekarimi Şirazi, Nasır, “Tefsiri Numune”, Daru’l Kutub el-İslamiye, c. 17, s. 297-298, Tahran, 1374 h. ş    


Kaynakça

[Düzenle]

İslamquest sitesi "Kisa Hadisi Senedi" makalesinden yararlanılmıştır    






جعبه ابزار